Yine uzun zaman oldu blogcum fakat yazmaya vakit bulamadım. Sevdiklerimle vakit geçirdim ve sonrasında da hasta olunca ve yeni iyileşince ancak yazabildim. Birtakım değişiklikler söz konusu. Bir ay içerisinde belli olacak bakalım buradan da bahsederim gelişmeleri. Allah izin verirse ayrılıyoruz buradan. Şükürsüzlük edemem ama ne insanlarını ne de burayı hiç sevemedim bir buçuk yılda. Bu benim soğukluğumdan da kaynaklanabilir, elektrik alamayışımdan da ya da ortak bir payda da bulunamayışımızdan da olabilir ama sevemedim işte. Belki en çok uzun süren soğuk ve kapalı havaları sebep olmuştur bilemiyorum.
Gerçi mutluluğun yerle falan çok bir bağlantısı yok ama burası da benim mutsuzluğuma bahane oldu. Dışarıda gezebilmenin kısıtlı olduğu, çoğunlukla yağmur ve kar yağdığı ve kaloriferlerimizin mantıksızca saatlerde yanıp, gün boyu yanmaması gibi saçma meselelerle sevemeyişime sevemeyiş katmış olabilirim. Tabii dünya görüşümün küçüklüğünden de biraz. Farklı hayatlar, farklı insanlar ve farklı telaşlar gördükçe daha değişik hislere kapılıyorum. Ben de olan kaygıların onlarda olmadığını, huzurla yaşabilen insanları ve sımsıcak güneşli havaları gördükçe kıskanmıyor değilim :D Çünkü benim mutluluğum için birazcık güneş ışığı kafidir aslında. Öyle acayip beklentiler içerisinde olan bir insan değilimdir. Burası da aksi şekilde olunca dolayısıyla bir depresif moda giriverdim bel ki de. Neyse sahip olduğum tüm güzellikler ve noksanlıklar için de hamdolsun. Bu sitemlerim incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler, bunu biliyorum ve bu yüzden bir buçuk yıla yakındır burada yaşadım zaten :)
Bu arada bu ay içerisinde de yazı yazamayabilirim. Ama hayati belirtilerimi vermek için böyle kısa birşey bırakıp bir de şarkımı koyup kaçıyorum. Kahvaltıda rastgele kırdığım iki köy yuımurtasından böyle bir gülen yüz çıkınca ben de gülümsedim, belki siz de gülümsersiniz şapşal gülüşlü yumurtama :)
Gerçi mutluluğun yerle falan çok bir bağlantısı yok ama burası da benim mutsuzluğuma bahane oldu. Dışarıda gezebilmenin kısıtlı olduğu, çoğunlukla yağmur ve kar yağdığı ve kaloriferlerimizin mantıksızca saatlerde yanıp, gün boyu yanmaması gibi saçma meselelerle sevemeyişime sevemeyiş katmış olabilirim. Tabii dünya görüşümün küçüklüğünden de biraz. Farklı hayatlar, farklı insanlar ve farklı telaşlar gördükçe daha değişik hislere kapılıyorum. Ben de olan kaygıların onlarda olmadığını, huzurla yaşabilen insanları ve sımsıcak güneşli havaları gördükçe kıskanmıyor değilim :D Çünkü benim mutluluğum için birazcık güneş ışığı kafidir aslında. Öyle acayip beklentiler içerisinde olan bir insan değilimdir. Burası da aksi şekilde olunca dolayısıyla bir depresif moda giriverdim bel ki de. Neyse sahip olduğum tüm güzellikler ve noksanlıklar için de hamdolsun. Bu sitemlerim incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler, bunu biliyorum ve bu yüzden bir buçuk yıla yakındır burada yaşadım zaten :)
Bu arada bu ay içerisinde de yazı yazamayabilirim. Ama hayati belirtilerimi vermek için böyle kısa birşey bırakıp bir de şarkımı koyup kaçıyorum. Kahvaltıda rastgele kırdığım iki köy yuımurtasından böyle bir gülen yüz çıkınca ben de gülümsedim, belki siz de gülümsersiniz şapşal gülüşlü yumurtama :)
Darısı bize darısı bize😃
YanıtlaSilKışı zor geçse de yazı hoş memleket Tatvan.
Sömürenleri kadar sahip çıkanları da var olan memleket Tatvan.
Doğal insan olduğu kadar doğal olmayını memleket Tatvan.
Kısacası hayatın kendisi Tatvan:)
Yolunuz açık olsun. Darısı bize.
Yeni başlangıçlar güzelliklerle dolu olsun.
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilAllah razı olsun Gamze Hanım. Siz de hayırlısıyla kazasız belasız bitirirsiniz. Benim ki ilk görüşte sevemeyişti :) Yoksa elbet güzel yanları da vardır ama görebilene ve çaba verene. Ne diyeyim ben sevemedim, benim beklentilerimle örtüşmedi sanırım. Yine de elhamdülillah. Allah sizin yolunuzu da açık etsin, sağ olun.
YanıtlaSilAminn:) ✋
Sil